Batı Akdeniz İhracatçı Birlikleri, “Çevre Etiketi ve Doğal
Taş Sektörüne Etkileri” hakkında bir duyuru yayınladı.
Duyuruda, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB)'in yazısına atıfla, Çevre etiketinin, hammadde temin sürecinden bertaraf sürecine kadar geçen süreçte çevresel etkileri azaltılmış ürünleri/hizmetleri teşvik etmek ve tüketicilere doğru, yanıltıcı olmayan, bilimsel temelli bilgi sağlamak için oluşturulmuş gönüllü bir ödüllendirme sistemini temsil eden işaret olduğu ifade edilerek, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının "Türkiye Çevre Etiket Sisteminin” 19 Ekim 2018 tarihinde uygulamaya geçirildiği iletildi.
Yazıda devamla, çevre etiketi ile ürünlerinde/hizmetlerinde düşük karbon emisyonu, atık önleme, enerji verimliliği, su tasarrufu, zararlı kimyasalların kullanılmaması gibi alanları dikkate alarak çevreye duyarlı bir süreç takip eden işletmelerin teşvik edilerek sürdürülebilir tüketim ve üretim uygulamalarının desteklenmesinin amaçlandığı belirtildi. Türkiye’de enerji verimliliği, atık minimizasyonu ve ürün yönetimini teşvik edecek, doğal kaynakların tüketiminde çevre, insan, iklim üzerindeki olumsuz etkileri azaltacak, daha az kaynakla tasarruf sağlayacak, ilave pazarlara açılma imkânı sunacak olan Ulusal Çevre Etiket Sisteminin kurulmasına yönelik olarak yapılan "Ulusal Çevre Etiketi Projesi" kapsamında 66/2010 sayılı AB Eko-Etiket Direktifine uyumlu olarak 7 sektörde (cam ürün grubu, elde yıkanabilir bulaşık deterjanı ürün grubu, kişisel bakım ve kozmetik ürün grubu, seramik kaplama ürün grubu, tekstil ürün grubu, temizlik kâğıdı ürün grubu, turistik konaklama hizmet grubu) kriterler yayımlandığı ifade edildi.
Bu kapsamda, çevre etiketi sertifikalandırılmasının madenciliğe de kazandırılması adına doğal taş sektöründe uygulanabilirliği yönünde çalışmalar yürütülmekte olduğu belirtildi.