Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’nın 2030 yılına kadar
demir, çelik, çimento, gübre, alüminyum, elektrik ve hidrojenin birleşik
ithalat değerini yüzde 11,9 oranında azaltması öngörülüyor.
Avrupa Komisyonu tarafından yapılan bir değerlendirmeye göre; emisyonların Avrupa Emisyon Ticaret Sistemi (European Union Emission Trading System-EU ETS) dışındaki ülkelerde oluşmasını önlemek için alınan yeni tedbirin, birçok önemli endüstriyel sektördeki ticaret akışları üzerinde önemli bir etkisinin olacağı ortaya kondu. Bu bakımdan, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’nın (Carbon Border Adjustment Mechanism-CBAM) 2030 yılına kadar demir, çelik, çimento, gübre, alüminyum, elektrik ve hidrojenin birleşik ithalat değerini yüzde 11,9 oranında azaltması öngörülüyor.
CBAM üzerinde, Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu düzeyindeki müzakereciler tarafından Aralık 2022 ayında ön anlaşma sağlandı. Bunun Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Birliği (AB) üye devletleri tarafından imzalanması durumunda ise, üretimlerinde yer alan emisyonlara dayalı olarak ithalata bir karbon fiyatı uygulanacak. CBAM, 2026 yılından itibaren uygulamaya konulan yeni tarifelerle veri toplama ile başlayarak içinde bulunduğumuz yıl aşamalı olarak uygulanacak. AB ülkelerinin yüksek emisyonlu süreçleri dış ülkelere yaptırmasını önlemek için uygulanan ETS kapsamındaki ücretsiz tahsisatlar, ithalat tarifeleri uygulandıktan sonra kademeli olarak kaldırılacak.
Düzenleme sürecinde yer alan kaynaklar, gemi işletmecileri üzerinde direkt bir etki olmayacağını doğruladı. Taşımacılık faaliyetlerinde kaynaklanan emisyonlar henüz kapsama alınmadı. Bu konudaki idari yük, malları/ürünleri Avrupa pazarına arz eden “beyan sahibine” ait olacak.
Bununla birlikte, AB içinde ve dışında değişen ticaret akışı göz önüne alındığında, gemi işletmecileri üzerinde dolaylı olarak olumsuz etki yaratabileceği öngörülüyor. Temmuz 2021 ayında yayınlanan Avrupa Komisyonu etki değerlendirmesi raporunda, 2030 yılında ithalatın en az yüzde 26 oranında azalmasıyla en çok gübre sektörünün etkileneceği, en az etkilenen alüminyum sektöründe ise ithalatın yüzde 5’in altına düşeceği belirtiliyor.
Bir hukuk firması yetkilisi Fredrik Roald BRUN tarafından, CBAM’ın tüm etkilerinin nihai bir taslak hazırlanana kadar değerlendirilemeyeceği ancak, gemi işletmecilerinin satın alım yaptıkları sırada CBAM maliyetlerine maruz kalabilecekleri ifade edildi. Ayrıca BRUN; “Örneğin, büyük ölçüde Çin’den ithal edilen alüminyuma dayalı bir Avrupa Tersanesi, karbon fiyatlandırması sonucu burada kullanılan alüminyum daha pahalı hale gelecektir.” ifadesini kullandı. Bu durumun Avrupa’da gemi satın alma maliyeti üzerinde bir etkisi olacağı öngörülüyor.
CBAM kapsamında ithalatı hammadde olarak kullanmanın veya bunları daha pahalı yerel kaynaklı malzemelerle değiştirmenin yüksek maliyetleri nedeniyle AB’den yapılan ihracatın da etkileneceği belirtiliyor. Etki değerlendirme projeleri, AB’nin CBAM sektörlerinde ihracının 2030 yılında yüzde 6,9 oranında azalacağını gösterdi.
Hukuk firması Özel Danışmanı Tonje Hagen GEIRAN, iş dünyasında CBAM hakkındaki tartışmaların çoğunun ihracat rekabeti etrafında döndüğünü açıkladı. Avrupalı sanayi üreticileri, mekanizmanın Avrupa’dan yapılan ihracatı korumak için daha iyi tasarlanabileceğini ve karbon kaçağına karşı mevcut önlemlerin yeni mekanizmadan daha etkili olduğunu belirtti.