Ekonomi ile iklim
stratejileri yerküreyi daha temiz enerjiye doğru kaydırırken, küresel kömür
tüketimi, olasılıkla gelecek yıl doruk noktasına ulaşacak.
Çin ile Hindistan elektrik enerjisi kıtlığıyla uğraşırken, Avrupa ise Rus doğal gazının yerini başka ülkelerden elde ettiği gaz ile doldurmaya çalışırken, son iki yılda kömürden elektrik üretimi artış gösterdi. BloombergNEF, tümüyle ekonomik bakış açısıyla 2050 yılına kadar net sıfır karbon salınımına ulaşmaya yönelik politikalar tarafından yönlendirilen iki senaryo modelledi, her iki model de kömür isteminin düşüşe geçmeden önce gelecek yıl rekor artışa ulaşacağını gösteriyor.
Her iki senaryoda da, fosil yakıt kullanımının ne kadar yavaş, ya da tersine, ne kadar hızlı bir biçimde azalacağını etkileyebilecek birkaç değişken var. Değişkenler, beklenenden daha güçlü enerji istemini, madencilik sektöründe iş kaybına yönelik toplumsal tepkiyi, madencilik tesisi sahiplerinin yürütebileceği karşı çabaları içermekte. Çin'in temiz enerji politikaları, görece daha yoksul ülkelerin enerji geçişlerine yönelik ekonomik desteği ile birlikte enerji fiyatları da diğer önemli etkenler.
BloombergNEF, enerji sektöründeki kömür isteminin gelecek yıl ulaşacağı doruk noktasından yılda yaklaşık yüzde 70 oranında gerileyerek yılda 1,5 milyar tona ineceğini, diğer yandan karbon yakalama düzenekleriyle donatılmış fabrikalara gereksinim duyulacak kadar güçlü net sıfır karbon salınımı politikaları yürütülürken bile içinde bulunduğumuz yüzyılın ortalarına kadar kömür kullanımının devam edeceğini öngörüyor.
Çin ile Hindistan'ın önde gelen madencilik firmaları elektrik kesintileriyle başa çıkılmasına yardımcı olmak amacıyla madenlerinden kömür çıkarmayı artırdıkça kömür üretimi son iki yılda kömür isteminin üzerine çıktı. Söz konusu durum geçen yılın sonuna kadar özellikle Çin'de kömür stoklarının artışına yol açtı.
BloombergNEF’in araştırma raporu, deniz yoluyla taşınan termal kömür alım satımı için de ayrıca zorlu bir yolun altını çiziyor. Çin ile Hindistan'da yurtiçi kömür tüketimini karşılamak üzere kömür üretimi artarken, Avustralya ile ABD'nin de aralarında bulunduğu kömür ihracatçısı ülkelerdeki kömür madenciliği firmaları, atıl varlıklara takılı kalmamak için başka alanlardaki yatırımlarını hızlandırdı ki bu durum ithalatçı ülkelerdeki kömür isteminin artması durumunda sunumun sıkışmasına neden olabilir.
Raporda, "Deniz taşımacılığı kaynaklı termal kömür piyasasında olabilecek bir sunum sıkışıklığı kömür fiyatlarını yükseltebilir, kömürü yurtdışından satın alan ülkelerin ulusal elektrik sektörlerinde rekabeti azaltabilir, dolayısıyla da yerküre çapında kömür tüketimindeki düşüşü hızlandırabilir." denilmekte.