Türkiye Çelik Üreticileri Derneği 2023 yılı Nisan ayına
ilişkin çelik üretimi, tüketimi ve dış ticaret verilerini yayınladı.
2023 yılının Nisan ayında Türkiye’nin ham çelik üretimi, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 20,6 oranında azalışla 2,7 milyon ton oldu.
Ocak-Nisan döneminde ise üretim yüzde 21,3 oranında azalışla 10,1 milyon ton seviyesinde gerçekleşti.
Nihai mamul tüketimi Nisan ayında, 2022 yılının aynı ayına kıyasla yüzde 16,2 artışla 3,5 milyon ton, Ocak-Nisan döneminde ise yüzde 7,9 artış ile 12,5 milyon ton oldu.
Yılın ilk 4 ayında çelik ihracatı yüzde 50 azaldı
Nisan ayında çelik ürünleri ihracatı, miktar yönünden yüzde 55,2 oranında azalışla 629,9 bin ton, değer yönünden ise yüzde 59,9 azalışla 566,4 milyon dolar oldu.
Ocak-Nisan döneminde, 2022 yılının aynı dönemine kıyasla ihracat, miktar itibariyle yüzde 50,1 azalışla 2,8 milyon ton, değer itibariyle ise yüzde 53,8 azalışla 2,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
2023 yılının Nisan ayında ithalat, 2022 yılının aynı ayına göre, miktar yönünden yüzde 30,4 artışla 1,7 milyon ton, değer yönünden ise, yüzde 0,2 azalışla 1,4 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Ocak-Nisan döneminde, 2022 yılının aynı dönemine kıyasla ithalat, miktar itibariyle yüzde 11,9 artışla 5,9 milyon ton, değer itibariyle yüzde 12,6 azalışla 4,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
2022 yılının ilk 4 ayında yüzde 94,3 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2023 yılının ilk 4 ayında yüzde 49,8 seviyesine geriledi.
Dünya Ham Çelik Üretimi Yüzde 2,4 Azaldı
Dünya Çelik Derneği (worldsteel) tarafından açıklanan 2023 yılı Nisan ayı verilerine göre, dünya ham çelik üretimi, geçtiğimiz yılın aynı ayına kıyasla yüzde 2,4 azalışla 161,4 milyon ton, yılın ilk 4 ayında ise yüzde 0,3 azalışla 622,7 milyon ton seviyesinde gerçekleşti.
Yılın ilk 4 ayında, Çin’in ham çelik üretimi, 2022 yılının aynı dönemine kıyasla yüzde 4,1 oranında artışla 354,4 milyon tona yükselirken, ikinci sırada yer alan Hindistan’ın ham çelik üretimi yüzde 3 artışla 43,9 milyon ton, Japonya’nın üretimi ise yüzde 5,3 oranında azalışla 28,9 milyon ton oldu.
Türkiye Dünya Ham Çelik Üretiminde 10.Sıraya Geriledi
TÇÜD tarafından Nisan ayı çelik verilerine ilişkin yapılan değerlendirmede şu ifadelere yer verildi:
"2023 yılının Ocak-Nisan döneminde, Türkiye’nin ham çelik üretimi; deprem bölgesindeki üretici kuruluşların, faaliyetlerini geçici olarak durdurmaları, ihracattaki gerileme ve yurt içindeki talep artışının ithalata yönlendirilmesi nedeniyle, büyük ölçüde düşüş gösterdi. Türkiye Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20,6 azalışla 2,7 milyon ton, Ocak-Nisan döneminde ise yüzde 21,3 oranında azalışla 10,1 milyon ton ham çelik üretimi gerçekleştirerek, dünya ham çelik üretiminde 10.sıraya geriledi.
2022 yılının Aralık ayından bu yana, enerji fiyatlarında sağlanan düşüşe rağmen, AB ülkelerinin enerjiyi yoğun kullanan sektörlere sağladığı çok yönlü destekler, döviz kurlarının Ağustos ayından bu yana baskı altında tutulması, koruma tedbirlerinin uygulanmasına devam edilmesi ve piyasalardaki talep daralması gibi faktörler, Ocak-Nisan döneminde çelik ürünleri ihracatımızın yüzde 50 gibi olağanüstü bir seviyede gerilemesine yol açtı. Diğer taraftan, döviz alış-satış makasındaki yüksek seyreden farklar, ihracatçılar açısından ilave maliyet oluşturarak, rekabet gücünü olumsuz yönde etkileyen bir başka önemli faktör oldu.
Özellikle girdi maliyetlerinde avantaja sahip olan Uzak Doğu ülkelerinin pazarımıza yönelmesinin etkisiyle, ithalat büyük ölçüde artış gösterdi. Son iki aydır ortalama yüzde 25, yılın ilk dört ayında ise yüzde 8 oranında artan tüketimin ithalat ile karşılanması, büyük rahatsızlığa yol açtı.
2022 yılının ilk 4 ayında yüzde 94,2 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, ihracatın yüksek oranda azalmaya devam etmesine karşılık ithalatın artış göstermesi sebebiyle 2023 yılının aynı döneminde yüzde 49,8 seviyesine geriledi. Bu durum, çelik dış ticaretindeki olumsuz gidişatı net bir şekilde gözler önüne serdi.
Sektörün kapasitesinin, yurt içi tüketimin iki misline çıkmış olduğu hususu göz önünde bulundurularak, bozulmuş bulunan dengelerin yeniden tesis edilebilmesini ve dış ticaret açığının kapatılmasına olan katkısının en azından eski seviyelerine çıkarılabilmesini teminen, ABD ve AB’dekine benzer tedbirler alınarak, ithalatın kontrol altına alınması ve başta Dahilde İşleme Rejimi kapsamında yeterli yurt içi üretim kapasitesi bulunan ürünlerin ithalatının sınırlandırması olmak üzere, sektörün rekabet gücünü artıracak çok yönlü tedbirlerin uygulamaya aktarılması, hayati önem taşımaktadır."